Ağızları kokan kişiler çoğu zaman bu kokunun farkında bile değillerdir. Esas rahatsız olanlar anne, baba, eş, arkadaş gibi yakın çevresinde yaşayanlardır. Ama onlar da belki çekindiklerinden, belki o kişiyi gücendirmek istemediklerinden dolayı bunu açıkça ifade etmekten kaçınmaktadırlar.
Ağız kokusunun sebebi ağızda üreyen bakterilerden kaynaklanan hidrojen sülfür bileşikleridir. Dişlerde çürük olması, yemeklerden sonra ağzın iyi yıkanmaması, ağızdaki gıda artıkları, diş eti iltihapları, ağız mukozasından dökülen hücreler kokunun oluşumunda en önemli faktörlerdir. Ayrıca kişilerin kullandıkları ilaçlar da ağız kokusuna yol açabilir. Maalesef mide, bağırsak, akciğer, gırtlak ve kolon kanserinde de ağız kokusuna çok fazla rastlanmaktadır.
NEFES KOKUSU İLE AĞIZ KOKUSU KARIŞTIRILMAMALI!!!..
Ağız kokusunun oluşma sebebine göre, tedavisi de vardır. Nefes kokusu ise ağız kokusu ile karıştırılmamalıdır. Nefes kokusu; kişinin sistemik bir hastalığı olduğunu gösteriyor. Bu soruna akciğer, mide ya da kronik kabızlık gibi bağırsak problemleri neden olabilir. Günümüzde son yıllarda yapılan birtakım çalışmalarda; kanser vakalarının erken döneminde, hastanın nefesinin koktuğu ve bu yolla erken teşhisin olabileceği tartışılıyor.
İLKOKUL ÇOCUKLARINDA BİLE VAR
İstanbul'da ilkokul yaşındaki çocukların ağzında yapılan muayenelerde; yüzde 80 oranında çürük dişe rastlanıyor. Bu bize çocukların dişlerini fırçalamadığını gösteriyor. Bu durum; onların ileride çürüklerle beraber çok ciddi diş eti sorunları ve kaçınılmaz ağız kokusu problemi yaşayacaklarının sinyalini veriyor. Aynı zamanda ailelerin de, diş bakımı konusundaki bilinç eksikliğini gösteriyor ve de aynı zamanda ihmalkar bir nesilin oluşabiliceğinide düşündürüyor…
KAÇ ÇEŞİT AĞIZ KOKUSU VAR?
Fizyolojik ağız kokusu: Buna sabah kokusu da denilebilir. Yenilen ve içilen gıdaların sebep olduğu, çoğunlukla artıkların dil yüzeyine yapışmasından kaynaklanan bir kokudur. Kalıcı değildir, kozmetik sıkıntı olarak görülür.
Patolojik koku: Ağız içi kaynaklı olanların nedeni diş ve diş eti hastalıklarıdır. Ağız dışı kaynaklı kokuların altında ise burun, geniz veya üst solunum yolunda yaşanan sorunlar yatar.
Sanal ağız kokusu: Hasta, ağız kokusunun olduğunu düşünür. Ancak belirgin bir koku yoktur. Muayene ve ağız hijyeni kontrolü ile durum düzeltilir.
Halitofobi: Ağız kokusu olan hasta, tedavi sonrası hâlâ koku hisseder. Bu psikolojik bir durumdur. Ağız kokusu olduğunu gösteren hiçbir bulgu yoktur. Psikolojik destekle sorun çözülür.
DİLİ FIRÇALAMAK YÜZDE 42 ORANINDA ÖNLÜYOR
- Dişleri fırçalamak ağız kokusuna engel olur. Dişleri beyaz olsun diye değil; diş yüzeyine yapışan artıklarını temizlemek için fırçalarız. Böylece ağız florasındaki bakterilerle yiyecek artıkları birleşmez. Bunun sonucunda diş plağı, diş taşı ve ağız kokusu oluşmaz.
- Dişler akşam fırçalandıktan sonra; diş ipi, arayüz fırçası veya ağız duşu ile ara yüz temizliği yapılmalıdır. Böylece fırçanın ulaşamadığı yerler de temizlenir.
- Dil yüzeyinin üstüne yemek artıkları yapışır. Dolayısıyla dil fırçalamak; diş fırçalamak kadar önemlidir. Özellikle dilin arka kısımlarında çok daha fazla bakteri vardır. Ağız kokusu, dilin fırçalanmasıyla yüzde 42 oranında giderilir. Bu oran sadece diş fırçalamada yüzde 35'tir.
- Ağızda bulunan köprülerin altı, diş ipi ya da ağız duşu ile temizlenmelidir.
- Yarı-gömülü yirmi yaş dişleri de ağız kokusuna neden olur. Bu dişlerin çekilerek tedavisi yapılmalıdır.
- Az su içen, yapışkan, şekerli gıdaları çok tüketenlerde; tükürük az olduğu için çürük ve diş eti sorunu olur.
AMONYAK KOKUSU GİBİ
Gastrit ve ülsere sebep olan Helicobacter plori mikrobu da ağız kokusu sebebidir. Bu mikroptan kaynaklanan mide problemlerinde sıklıkla amonyak kokusu hissediliyor.
Diş eti hastalığı olan kişilerde; dil yüzeyinde de çok daha fazla bakteri olduğu görülmüştür. Bu kokuya sülfür bileşikleri neden oluyor.
Mide, böbrek ve akciğer hastalıklarında, özellikle larenks yani gırtlak kanserinde, ağız kokusuna çok sık rastlanıyor. Eskiden erkekler ağız kokusuna önem vermezlerdi. Şimdilerde ağız kokusuna dikkat ettikleri gibi ağız estetiğinede öncelik verir oldular. Günümüzde ağız ve diş estetiği konusunda erkekler kadınlara oranla daha çok önem verir oldular.